Windows’taki hataların sorumlusu belli oldu: Sorun Microsoft'un kendisi

Microsoft’un Windows güncellemeleri uzun süredir yeni hatalarla anılıyor. The Register’ın analizine göre, 2014’te test ekiplerinin küçültülmesi ve geleneksel test yöntemlerinden uzaklaşma, kaliteyi geriye çekti. İşte ayrıntılar.

Windows’taki hataların sorumlusu belli oldu: Sorun Microsoft'un kendisi

Microsoft'un milyarlarca cihazda kullanılan Windows işletim sistemi, özellikle son dönemde çok sayıda hatalarla karşı karşıya.

Kullanıcıları çileden çıkaran sorunların ardı arkası kesilmezken, Windows 10 desteğinin sona erip Windows 11'e geçen kullanıcılarla birlikte sorunlar daha da yaygınlaştı.

Peki bunca şeyin sorumlusu ne? Cevap, Microsoft'un ta kendisi...

The Register’ın analizine göre, 2014’te test ekiplerinin küçültülmesi ve geleneksel test yöntemlerinden uzaklaşma, kaliteyi geriye çekti. Win10’un Ekim 2018 güncellemesinde dosyaların silinmesi, bulut servislerinde konfigürasyon krizleri ve Temmuz 2024’te küresel “Mavi Ekran” paniği zincirin halkaları.

Son olayda tetikleyici CrowdStrike güncellemesi olsa da, Windows ile bulutun sıkı entegrasyonu riskleri büyütüyor. Üstelik yapay zekâ ile yazılan kodun görünmeyen açıkları, kalite sorunlarını daha da derinleştiriyor.

Yapılan analizlere göre sorunların gerçek hayatta bu denli yaşanması, şirketin kalite kontrol ekibiyle ilgili.

Yeni analiz, Microsoft’un yıllardır efsane diye anılan kalite kontrolünün zayıfladığını söylüyor. The Register’ın öne çıkardığı noktalar şöyle:

- 2014’te test ekiplerinde büyük küçülme: Microsoft, klasik test yöntemlerinden uzaklaştı; bu dönüşüm kaliteyi düşürdü.

- Zincirleme krizler: Win10 Ekim 2018 güncellemesi yanlışlıkla kullanıcı dosyalarını sildi; bazı yanlış konfigürasyonlar bulut hizmetlerinde çöküşlere yol açtı.

- Temmuz 2024 “Mavi Ekran” olayı: Küresel çapta uçuşlar ve trenler aksadı. Tetikleyici CrowdStrike güncellemesi olsa da, Windows–bulut entegrasyonunun sistemik kırılganlığı tartışılıyor.

- Yapay zekâ etkisi: Kod üretiminde AI kullanımının verimliliği artırdığı doğru; ancak AI’ın henüz kusursuz olmaması, görünmeyen açıklarla toplam hata riskini yükseltiyor.